İşitme kaybı her yaşta olabilir. Bununla birlikte, doğumda veya bebeklerde ve küçük çocuklarda gelişen işitme bozukluğu ekstra endişe kaynağıdır. Konuşulan dili anlamak ve daha sonra net bir konuşma üretmek için normal işitme gerektiğinden, erken fark edilip tedavi edilmezse gelişimsel zorluklara yol açabilir.
Çocuğunuz bebeklik ve erken çocukluk döneminde işitme bozukluğu yaşıyorsa, derhal müdahale edilmesi gerekir. Bu süre zarfında geçici ancak önemli bir işitme bozukluğu bile çocuğun konuşulan dili veya konuşma kalıplarını öğrenmesini çok zorlaştırabilir.
Çocuklarda İşitme Kaybının Nedenleri
Çoğu çocuk tıkanıklık, soğuk algınlığı veya kulak enfeksiyonlarından dolayı orta kulakta sıvı biriktiğinde hafif işitme kaybı yaşar. Bu işitme kaybı genellikle geçicidir. Normal işitme yetisi, tıkanıklık veya enfeksiyon düzeldiğinde ve Östaki borusu kalan sıvıyı boğazın arkasına akıttığında genellikle geri döner.
Birçok çocukta, östaki borusundaki problemler nedeniyle kulak enfeksiyonundan sonra orta kulakta sıvı kalır. Bu sorunu olan çocuklar, genellikle iyi duymazlar. Bu nedenle, bazen konuşmada gecikmeler yaşarlar. Çok daha az yaygın olan, her zaman normal konuşma ve dil gelişimini etkileyen kalıcı işitme bozukluğu türüdür.
Çocuklarda İşitme Bozukluğu Türleri
İletken işitme kaybı: Bir çocukta iletken tipi işitme bozukluğu olduğunda, dış kulak kanalının veya orta kulağın yapısında bir anormallik olabilir ya da kulak kanalında çok miktarda kulak kiri olabilir. Bir başka olası neden, orta kulakta sesin transferini engelleyen sıvıdır.
Sensorinöral işitme kaybı: Bu tip işitme bozukluğu, iç kulaktaki veya iç kulaktan beyne ses mesajlarını taşıyan sinirlerdeki bir anormallikten kaynaklanır. Bozukluk doğumda mevcut olabilir veya daha sonra herhangi bir zamanda ortaya çıkabilir. Ailede sağırlık öyküsü olmasa bile, neden genellikle genetiktir. Ebeveynler ve diğer aile üyeleri genellikle etkilenmez çünkü her bir ebeveyn yalnızca bir işitme kaybı geninin taşıyıcısıdır.
Çocuklarda İşitme Bozukluğu Belirtileri
Aşağıdaki durumlarda çocuk doktorunuza başvurun;
- Çocuğunuz bir aylıkken yüksek seslerden ürkmez veya üç ile dört aylıkken sesin kaynağına dönmez.
- Çocuğunuz görene kadar sizi fark etmiyor.
- 12 ile 15 aylık olduklarında konuşmaları gecikir veya anlaşılması zordur.
- İki yaşında kelimeleri bir araya getirmezler.
- Konuşmaları iki buçuk yaşına kadar yüzde 50 oranında anlaşılmaz.
- Çağrıldıklarında her zaman cevap vermezler. (Bu genellikle dikkatsizlik veya dirençle karıştırılır, ancak kısmi bir işitme bozukluğunun sonucu olabilir.)
- Bazı sesleri duyuyor gibiler ama bazılarını duymuyorlar. (Bazı işitme bozuklukları yalnızca tiz sesleri etkiler; bazı çocukların yalnızca bir kulağında işitme kaybı vardır.)
Başlarını sabit tutmakta zorlanıyorlar ya da desteksiz oturmak ve yürümekte zorlanıyorlar. (Sensörinöral işitme bozukluğu olan bazı çocuklarda, iç kulağın başın dengesi ve hareketi hakkında bilgi veren kısmı da zarar görür.)
Çocuklarda İşitme Kaybının Erken Teşhisi
Çocuğunuzun doğduğu gün başlayan bir süreç olan dil öğrenmede gecikmemesi için işitme bozukluğunun mümkün olan en kısa sürede teşhis edilmesi gerekir. Bu nedenle bebek doğduktan sonra hastaneden eve gitmeden önce resmi bir yeni doğan işitme taramasından geçirilir. Bununla birlikte, çocuğunuzun yaşamının herhangi bir döneminde, siz veya çocuk doktorunuz, işitme bozukluğu olduğundan şüpheleniyorsanız, derhal resmi bir işitme değerlendirmesinin yapılması konusunda ısrar edin. Çocuklar için işitme muayenesi türleri şu şekildedir;
İşitsel beyin sapı ve otoakustik emisyon testleri: Çocuğunuz altı aylıktan küçükse, işbirliği yapamıyor, bir işitme muayenesini anlayamıyorsa veya önemli gelişimsel gecikmeler varsa, mevcut iki testten biri yapılabilir. Bunlar yenidoğan işitme taramaları sırasında yapılan testlere benzer. Ağrısızdırlar ve beş dakikadan bir saate kadar sürebilirler.
İşitsel beyin sapı testinde yumuşak kulaklıklar aracılığıyla bebeğin kulaklarına ses verilir ve bebeğin kafasına yerleştirilen elektrotlar beynin tepkisini ölçer.
Otoakustik emisyon testinde bebeğin kulak kanalının hemen içine küçük bir sonda yerleştirilir ve daha sonra farklı seslere olan tepkiyi ölçer.
Davranışsal odyometri: Davranışsal odyometri veya koşullu yanıt odyometrisi, altı aylıktan küçük bebeklere uygulanmaz. Bu test, görsel ve işitsel uyaranların bir kombinasyonunu kullanır. Bebeklerde ve küçük çocuklarda frekansa özgü işitme düzeylerini belirleyebilir.
Davranışsal odyometri, her kulaktaki işitme seviyelerinin yanı sıra kulak zarı işlevini de belirleyebilir. Bu, kulağa ses ve kelime gönderen yumuşak kulaklıklar kullanılarak gerçekleştirilir. Genellikle üç ile beş yaş aralığındaki çocuklar tarafından iyi tolere edilir. Bu testler bebeğinizde işitme bozukluğu olabileceğini tespit ederse, tanıyı doğrulamak için mümkün olan en kısa sürede daha kapsamlı bir işitme değerlendirmesi yapılmalıdır. Hafif işitme kaybı bile genel işitmeyi etkileyebilir ve uygun şekilde teşhis edilip tedavi edilmelidir.
Çocuklarda İşitme Kaybı Tedavisi
Çocuklarda işitme kaybı tedavisi, nedenine bağlı olacaktır. Orta kulaktaki sıvının neden olduğu iletken bozukluğu söz konusu ise doktor sıvının kendiliğinden temizlenip temizlenmediğini görmek için çocuğunuzun birkaç ay içinde tekrar test edilmesini önerebilir.
Üç aylık bir süre boyunca işitmede herhangi bir iyileşme olmazsa ve kulak zarının arkasında hala sıvı varsa, doktor bir KBB uzmanına sevk edilmesini önerebilir. Sıvı devam ederse ve işitme bozukluğu varsa, doktorunuz sıvının tüplerle boşaltılmasını önerebilir. Bunlar cerrahi olarak kulak zarına yerleştirilir. Bu küçük bir operasyondur ve yaklaşık 15 dakika sürer, ancak uygun şekilde yapılabilmesi için çocuğunuzun genel anestezi alması gerekir.
Tüpler yerinde olsa bile ileride enfeksiyonlar meydana gelebilir. Ancak tüpler sıvı miktarını azaltmaya yardımcı olur ve çocuğunuzun tekrarlayan enfeksiyon riskini azaltır. İşitme kaybının nedeni tamamen sıvıysa, işitmeyi de iyileştireceklerdir.
İletken tipi işitme kaybı, dış veya orta kulaktaki bir malformasyondan kaynaklanıyorsa, işitme cihazı işitmeyi normal veya normale yakın seviyelere geri getirebilir. Ancak, bir işitme cihazı yalnızca takıldığında çalışır. Özellikle çok küçük bir çocukta, her zaman açık ve çalışır durumda olduğundan emin olmalısınız. Çocuk büyüdüğünde rekonstrüktif cerrahi düşünülebilir.
İşitme engelli bebeklere işitme cihazlarının erken yerleştirilmesi, onlara ses ve dil farkındalığı kazandırmak için önemlidir. Sözlü veya görsel (işaret) dile erken maruz kalma, dil gelişimi üzerinde çok olumlu bir etkiye sahiptir. Hafif ile orta derecede sensörinöral işitme bozukluğu olan çocuklarda, işitme cihazları işitmeyi o kadar iyileştirebilir ki çoğu normal konuşma ve konuşma dilini geliştirebilir.