Ergenlik, çocukluktan yetişkinliğe geçiş ve deyim yerindeyse hayatın bir dönemine veda edilen bir yas dönemidir. Bu dönemde çocuklar çeşitli duyguların içinde olabilirken ve birçok aile zor deneyimler yaşayabilir.
Ergenliğin teorik olarak kız çocuklarında 11-13, erkek çocuklarında ise 12-14 yaşları arasında başladığını ancak günümüzde bu dönemin davranışsal olarak 10 yaşına kadar indiği öngörülmektedir. Bu dönemde aileyle olan ilişkide daha mesafeli olunuyor, çocuk bireyselleşmeye başlıyor ve arkadaşlarına daha çok yaklaşıyor.
Ergenlik deyince ilk akla gelen öfke patlamaları oluyor. Bunlar hormonların değişmeye başlaması ve dürtülerini kontrol etmede sıkıntı yaşanan dönemlerde olabiliyor. Bu dönemdeki çocuklar her türlü yaklaşımı kendi hareketlerine karşı bir kısıtlama olarak algıladıkları için de öfkeleniyor ama aslında hızlı parlayıp hızlı sönüyorlar.
Ergenlerin her söylediğinin sürekliliğine emin olmamak gerekiyor. O an çok net söyleyip, aileyi endişelendirse de bu durum geçici olabiliyor. Çünkü çocuklar bazen sadece ailelerine karşı çıkmak istediklerin için bu tarz bir tavır sergileyebiliyor.
Ergenlik öncesinde şiddet gören çocuklar bu dönemde daha saldırgan olabiliyor. Erkekler ayrıca testosteronun etkisi ile daha sert davranabiliyor. Kız çocuklar ise daha çok anneleri ile tartışıyor. Ergenlik aslında bir yas dönemi olarak kabul ediliyor.
Çocuk hem oyuncaklarıyla oynamak hem sosyal medyada aktif olmak istiyor. Ailelere düşen en büyük görev çocuğun büyüdüğünü sözel olarak değil, içsel olarak da kabullenmekten geçiyor. Bu dönemde ailenin üyeleri vücudun değişimi hakkında konuşurken kendi anılarından komik örnekler verebilir. Ancak kilolar ya da sivilceler gibi değişim yaşanan fiziksel özellikler hakkında sevimli olduğunu sanarak, alaycı yorumlar yapmak ergenleri çok kızdırır ve hatta takıntılara dahi yol açabilir.
Ebeveynlerin çocuğun artık ayrılmaya başlayacağını, odasına kapanacağını, arkadaşlarıyla daha fazla vakit geçireceğini bilmesi gerekiyor. Ergenlik döneminde çocuklara “Gel bizimle otur” diye ısrar etmek yerine onu özlediklerini belirterek, kendilerine de zaman ayırmasını rica etmek gerekiyor.
Günümüzde ailelerin en çok endişelendiği konulardan biri de ergenlerin bol bol vakit geçirdiği sosyal medyadır. Burada ailelerin son derece kontrollü olması gerekiyor. Ama bu kontroller çocuğunda bir özeli olduğu unutulmadan ve ona çok fazla belli etmeden ve geri planda kalarak yapılmalıdır.