Kadınlar için meme görünümü güzel ve çekici bir vücudun olmazsa olmazıdır. Ancak yıllar geçtikçe, yer çekiminin de etkisiyle memelerimiz elastikiyetini kaybederek sarkma eğilimi gösterirler. Hamilelik ve emzirme sonrası bu sarkmanın şiddeti çok daha fazla olabilir. Bu türden büyük ölçekli sarkmaların cerrahi olmayan bir tedavi yöntemi maalesef yoktur. Eğer benzer bir sarkma probleminden şikayetçiysek, mastopeksi yani meme dikleştirme ameliyatı bizim için hayat kurtarıcı olacaktır. Mastopeksi ile sarkan göğüslerimizin yeniden şekillendirilerek dikleştirilmesi mümkündür.
Bu ameliyatla sarkmış ama çok büyük olmayan memelerde mükemmel sonuç elde edilebilir. Büyük memelerde de sonuçlar gayet başarılıdır ancak yerçekiminin ve meme hacminin etkisiyle büyük memelerde ilerleyen zamanlarda yeniden bir sarkma görülme olasılığı yüksektir. Dolayısıyla böyle durumlarda ameliyatın tekrar edilmesi gerekebilir.
Meme dikleştirme ameliyatının hangi durumlarda yapılacağı ile ilgili detaylı açıklamamıza geçmeden önce bir uyarı daha yapmakta fayda var. Eğer ilerleyen zamanlarda yeniden bir gebelik ve doğum yapma planımız varsa, bu ameliyatı doğum sonrasına ertelememiz daha doğru olacaktır. Ameliyatın areola kısmından yapılmaması halinde, mastopeksi emzirmeyi engelleyici bir ameliyat değildir. Ancak doğum ve ameliyat sonrası yeniden bir sarkma problemi yaşama olasılığı yüksektir. Bu nedenle meme dikleştirme ameliyatını hayatımızın doğum ve emzirme gibi bir planı içermediği bir aşamasında yaptırmamız daha uygun olacaktır.
Meme protezi ile meme dikleştirme:
Kimi durumlarda sadece bir meme dikleştirme işlemi yeterli olmayabilir. Örneğin memede sarkma sorunumuz var ancak memelerimiz yeterli dolgunlukta değilse veya bir mememizin boyutu diğerinden fark edilir derecede büyük veya küçükse, böyle durumlarda sadece dikleştirme işlemi ile mükemmel bir sonuca ulaşamayız.
Dikleştirilen memenin estetik bir görünüm kazanması için mutlaka bir ek protez kullanımı ile desteklenmesi gerekir. Eğer böyle bir ihtiyacımız varsa doktorumuzla yaptığımız ön görüşmede doktorumuz bu durumu göz önünde bulundurarak bir ameliyat planlaması yapacak ve bizi bilgilendirecektir.
Meme dikleştirme ameliyatı yaptırmayı gerektirebilecek durumlar:
Sarkma: Meme pitozu basitçe memedeki sarkmayı ifade etmek için kullandığımız bir kavramdır. Sarkmanın derecesi meme alt çizgisi üzerine oturan meme dokusunun oranına ve meme uçlarının pozisyonuna göre tespit edilir. Böyle bir şikâyetimiz varsa, meme dikleştirme ameliyatı yaptırmayı düşünebiliriz.
Meme Boyutu ve Şekli: İlerleyen yaşımız, kilomuzdaki değişiklikler, hamilelik ve emzirme gibi nedenlerle meme boyutumuzu değiştirebilir ve şeklini deforme edebilir. Daha genç ve estetik olarak daha çekici bir meme görünümü için meme dikleştirme ameliyatı yaptırmak isteyebiliriz.
Asimetri Düzeltme: Çoğumuzun muzdarip olduğu bir diğer sorun da bir memenin diğerinden farklı büyükte olduğu durum yani meme asimetrisidir. Eğer memeler arasındaki boyut farklılığı ileri derecede ise veya biri diğerinden daha fazla sarkmışsa, protez kullanımı ile yapılacak bir meme dikleştirme ameliyatı ile bu sorun düzeltilebilir.
Areola Düzeltme: Meme uçlarımız (areolalar), meme sarkmasıyla birlikte büyüyebilir veya şekil değiştirebilir. Meme dikleştirme ameliyatı sırasında ameliyatımızı yapan cerrahımız areolaların boyutunu ve pozisyonunu da düzeltebilir.
Meme Dikleştirme Ameliyatı Kaç Saat Sürer?
Meme dikleştirme ameliyatı kaç saat sürer sorusunun cevabı yapılacak olan işlemlere göre değişebilir. Örneğin meme asimetrisi problemimiz varsa ya da memelerimiz sarkık ve aynı zamanda hacimsizse dikleştirme işlemine ek olarak silikon protez yerleştirmek gerekebilir. Sadece meme dikleştirmenin yeterli olmadığı bir başka durum da areola dediğimiz meme üzerindeki renkli bölgedeki meme uçlarımızın şeklinde, açısında, konumunda veya renkli bölgenin çapındaki büyüklük sorunudur. Böyle durumlarda meme dikleştirmeye sırasında ayrıca bir de areola estetiği ile areolaların şeklinin düzeltilmesi ve tekrar konumlandırılması gerekebilir.
Meme dikleştirme ameliyatı yaklaşık olarak 1-2 saat sürer. Ancak yukarıda da belirttiğimiz gibi hangi işlemlerin yapılacağı, hangi tekniklerin kullanılacağı, ameliyatımızı yapacak olan cerrahın tecrübesi gibi etkenler ameliyat süremizi uzatabilir ya da kısaltabilir.
Meme dikleştirme ameliyatları genel olarak basit ve sorunsuz ameliyatlardır. Ancak her ameliyat gibi meme dikleştirme ameliyatlarında da bazı riskler söz konusudur. Ameliyat öncesi kendi kişisel sağlığımız, varsa düzenli kullandığımız ilaçlar hakkında cerrahımıza detaylı bilgi vermemiz ameliyat süresince bir sorun çıkmaması ve risklerin minimize edilerek iyileşme süresinin hızlandırılmasında önemli rol oynamaktadır.
Meme Dikleştirme Nasıl Yapılır?
Meme dikleştirme nasıl yapılır sorusunun cevabı nasıl bir meme yapımız olduğuna ve nasıl bir sonuç istediğimize bağlı olarak değişecektir. Ameliyat planlamamız ve ameliyatta kullanılacak teknikler mevcut durum ve ulaşılmak istenilen sonuca göre şekillenir.
Mini Dikleştirme
Meme sarkmamızın ileri boyutlarda olmadığı durumlarda mini meme dikleştirme yapılır. Bu işlem dikleştirme ameliyatları arasında en yaygın olanıdır. Bu ameliyatta cerrahımız areolanın dışından bir kesi yapar ve meme çizgisi üzerine oturan fazla meme dokusunu çıkartır. Bu doku çıkartıldıktan sonra areolamız yeni meme formumuza göre yeniden konumlandırılır. Bu konumlandırma genellikle 2 cm kadar yukarısı olur. Cerrahımız en uygun forma ulaştıktan sonra kesilerimiz kapatılır ve ameliyat tamamlanır.
Tam Mastopeksi
Meme pitozunun yani memedeki sarkmanın ileri boyutta olduğu durumlarda tam mastopeksi yapılır. Böyle durumlarda meme alt çizgisi üzerine oturan önemli boyutta bir meme dokusu bulunur. Ters “T” şeklinde açılan kesilerle öncelikle bu fazla doku alınır. Geride kalan dokuyla daha sıkı olan yeni meme formumuz oluşturulur. Ortaya çıkan sonuca göre meme uçlarımız 8 cm hatta daha yukarı kaldırılabilir. Areola çapında büyüklükle ilgili bir sorun varsa, cerrahımız areola estetiğine uygun olarak meme uçlarına ve çevresine de müdahale edebilir. Nihai sonuca ulaştıktan sonra kesiler kapatılır ve ameliyatımız tamamlanır.
Protezli Meme Dikleştirme
Meme sarkma problemi dışında ayrıca memede bir hacim yoksunluğu söz konusu olabilir. Kilo alıp verme ya da emzirme sonrası karşılaşabileceğimiz bu sönük görünüm bizi olduğumuzdan daha yaşlı gösterir. Böyle durumlarda meme dikleştirmeye ilave olarak bir hacim artışı da gerekeceği için protez kullanımı ile birleştirilmiş bir meme dikleştirme ameliyatı daha iyi sonuç verecektir. Meme protezi için salin veya silikon implant tercih edilebilir. Silikon seçimi konusunda doktorumuz bizi bilgilendirerek en doğru seçim konusunda yönlendirecektir.
Protezli meme dikleştirme sırasında yukarıda bahsedilen işlemlerden farklı olarak cerrahımız kesileri açtıktan sonra protezlerimiz için bir cep oluşturur ve protez bu cebe yerleştirilir. Aynı işlem diğer memede de yapılır. Cerrahımız protezleri yerleştirdikten sonra meme şeklini ve iki memenin birbirleriyle olan simetrik uyumunu doğrular.
Sonrasında meme dikleştirme işlemine geçilir ve sarkan fazla dokular çıkartılır. Geride kalan dokular protezlerin etrafında şekillendirilir. Eğer areola çapı ya da ucu ile ilgili bir problem varsa cerrahımız buna da müdahale eder ve areolaları en ideal şekilde biçimlendirerek yeniden konumlandırır. Tüm bu işlemler tamamlandıktan sonra kesilerimiz kapatılır ve ameliyatımız tamamlanmış olur.
Genel anestezi ile yapılan meme dikleştirme ameliyatları sırasında cerrahımız mümkün olan en az sayıda kesi ile bu işlemi tamamlamaya özen gösterir. Ameliyat sonrası doktorumuzun bakım ve iyileşme süreci önerilerine de dikkat edersek, meme dikleştirme ameliyatı ile göğüslerimize kısa zamanda çok daha genç ve sıkı bir görünüm kazandırmanın mutluluğunu yaşayabiliriz.
Meme Dikleştirme Ne Kadar Sürede İyileşir?
Yapılan işleme göre iyileşme süreleri de değişecektir. Bu nedenle meme dikleştirme ameliyatı kaç günde iyileşir sorusunun net bir cevabı yoktur. Bu bir süreçtir. Ancak ameliyat sonrası iyileşme sürecinde bizi bekleyenleri yaklaşık olarak aşağıdaki gibi not edebiliriz:
İlk Hafta:
Ameliyattan çıkıp hastanedeki odamıza alındıktan birkaç saat sonra yavaş hareketlerle yatağımızdan kalkıp odanın içinde adım atabileceğiz. Bu ameliyat sonrası ilk gece hastanede yatarız. Gece ağrılarımızın olması beklenen bir durumdur. Hastanedeki sağlık görevlileri bu süreci kolay ve olabildiğince az ağrıyla atlatabilmemiz için bize ağrı kesiciler verecektir.
Olağandışı bir durum yoksa ertesi gün hastaneden taburcu ediliriz. Drenlerimiz hastaneden ayrılmadan çıkartılabilir. Doktorumuzun gerekli görmesi halinde drenlerin birkaç gün daha tedbir amaçlı kalması da olasıdır.
İyileşme sürecinde istirahat oldukça önemlidir. Özellikle ilk haftamızı olabildiğince sakin ve stresten uzak geçirmeliyiz.
Dikişlerin zarar görmemesi için ilk 3-5 gün banyo yapmamamız gerekir. Bu süreçte bir yakınımızdan yardım alarak nemli bezlerle ameliyat bölgesine dokunmayacak ve kollarımızı da çok hareket ettirmeyecek şekilde temizliğimizi yapabiliriz.
İkinci ve Üçüncü Haftalar
İlk bir haftalık süre sonunda artık kontrollü bir şekilde günlük hayatımıza dönmeye başlayabiliriz. Ancak elbette henüz iyileşme sürecinde olduğumuz için göğüs ve kollarımızı yorabilecek hareketlerden, ağırlık kaldırmaktan ya da yine göğüs bölgesinde yoğun güç kullanımı gerektiren sporlardan kaçınmalıyız.
Ameliyat bölgesinde morluk ve şişlik görünmesi beklenen bir durumdur. Morluklar yaklaşık 1 hafta içerisinde, şişlikler ise 15-20 gün içerisinde etkisini kaybedecektir. İyileşme sürecinde özellikle ödem atmak açısından bol sıvı tüketmemiz gerekir.
Birinci Ay ve Sonrası
Ameliyat çıkışı hastanede bize giydirilen medikal sutyeni ise ilk bir ay olabildiğince çıkartmadan kullanmamız gerekir. Eğer doktorumuz antibiyotik ve diğer ilaçların kullanımını gerekli görmüşse bunları da aksatmadan kullanmamız gerekir.
Birinci ay sonu itibariyle meme dikleştirme ameliyatımızın sonucu görünmeye başlarız. Ancak ameliyat sonucunun tam belirginlik kazanması 3-6 ay sürecektir. Bu süreçte hem meme dokusu hem cilt tamamen sıkılaşarak iyileşecektir. Nihai sonuç ise 1 sene içinde ortaya çıkar.
Ne Zaman İşe Dönebilirim?
Eğer fiziksel olarak yorucu, özellikle kol ve göğüs bölgesini zorlayacak türden bir işte çalışmıyorsak, birinci hafta sonu itibariyle işimize dönebiliriz. Ancak henüz iyileşme sürecimizin devam ettiğini unutmamalı ve ilk bir ay hareket ederken dikkatli olmalıyız.
Ameliyat Sonuçları Kalıcı Mıdır?
Ameliyat sonuçları kilo alıp verilmemesi ve yeni bir hamilelik ve emzirme dönemi geçirilmemesi durumunda uzun yıllar etkisini koruyacaktır. Ancak özellikle hızlı kilo alımı ve kilo kaybı sonrası ya da yıllar içinde yer çekiminin etkisiyle yeniden sarkma görülmesi olasılığı vardır. Böyle durumlarda ameliyatın tekrar edilmesi gerekebilir.
Meme Dikleştirme Ameliyatı Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?
Kilo aldıktan sonra verilen kilolarla birlikte, yaşlanmaya bağlı olarak, yerçekiminin etkisiyle veya doğum ve emzirme sonrası süreçte meme dokularında gevşeme ve sarkma olması beklenen bir durumdur. Meme dikleştirme ameliyatını bu durumun önüne geçmek için tercih edebiliriz. Ancak ameliyattan maksimum faydayı sağlayabilmek için meme dikleştirme ameliyatı öncesi süreçte dikkat etmemiz gereken birkaç önemli husus vardır. Bu önlemler, ameliyatın başarılı ve sorunsuz bir şekilde geçmesine yardımcı olacaktır. İşte meme dikleştirme ameliyatı öncesi dikkat edilmesi gerekenler:
Ameliyat Sonrası Doğum Planlaması:
Bu ameliyat sonrasında doğum yapma veya emzirme ile ilgili genellikle (kesilerin nerelerde açıldığı ve hangi işlemlerin yapıldığına bağlı olarak) bir sorun yaşanması olası değildir. Ancak doğum ve emzirme dönemi sonrası memelerde yeniden sarkma problemi görülme ihtimali yüksektir. Bu nedenle eğer bir gebelik planımız varsa, ameliyatı emzirme sürecimizi tamamladığımız ve tekrar doğum yapmayı planlamadığımız bir aşamaya ertelemek ameliyat sonuçlarının kalıcılığı açısından çok daha iyi olacaktır.
Doktor Seçimi:
Öncelikle deneyimli ve uzman bir plastik cerrah seçimi konusunda iyi bir araştırma yapmalı ve alanında uzman, uzun yıllardır bu ameliyatları yapmakta olan, başarılı bir cerrah seçtiğimizden emin olmalıyız. Eğer çevremizde bu ameliyatı yaptırmış ve sonuçlarından memnun kalmış tanıdıklarımız varsa, araştırmamıza bu cerrahlarla başlamak ve ameliyat sonuçlarını inceleyerek tercih yapmak faydalı olabilir.
İletişim ve Muayene Görüşmesi:
Hastane ve cerrah seçimimizi netleştirdikten sonra, doktorumuzla yapacağımız görüşmede ameliyattan beklentimizin ne olduğunu net bir şekilde ifade etmeliyiz. Bu görüşmede doktorumuz bizi muayene edecek ve olası ameliyat sonuçları hakkında bize bir tahmin sunacaktır. Görüşme sonrasında ameliyattan beklentilerimizin, doktorumuzun bize sunduğu ulaşılabilir sonuçlarla uyumlu ve gerçekçi beklentiler olduğundan emin olmalıyız.
Ayrıca doktorumuz ameliyat sırasında her ne kadar kesi izlerini minimumda tutmaya çalışacak olsa da bu izlerin oluşturulması ameliyatın gerçekleşmesi için kaçınılmazdır. Zaman içerisinde bu izler silikleşecek olsa da tam olarak geçmeyebileceğini bilerek ve bu durumla barışık olarak kendimizi ameliyata hazırlamalıyız.
Sağlık Değerlendirmesi:
Herhangi bir kronik ya da kalıtsal rahatsızlığımız varsa veya düzenli olarak kullandığımız ilaçlar varsa, bunlarla ilgili doktorumuza eksiksiz bilgi vermeliyiz. Cerrahımız, genel sağlık durumumuzu değerlendirmek için bizden bir dizi test yaptırmamızı isteyebilir. Ameliyat için uygun bir aday olup olmadığımızın belirlenmesi için bu testleri yaptırmamız önemlidir. Genel sağlık durumuna ilişkin olan testlerin dışında doktorumuz ayrıca meme ultrasonografisi ya da mamografi isteyebilir.
Sigara ve Alkol Kullanımı:
Sigara kullanımı kan dolaşımı bozarak dokulara zarar verdiği için, ameliyat sonrası yaraların iyileşme sürecini olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle ameliyat öncesinde ve sonrasında sigarayı mutlaka bırakmalıyız. Benzer şekilde alkol tüketiminden de ameliyat sonrası süreçte uzak durmamız gerekir.
Kanama Riskine Karşı Tedbirler:
Ameliyat sırasında ve sonrasında kanama riskini artıracağı için kan sulandırıcılar, aspirin, doğum kontrol hapları ve bazı vitaminlerin kullanımının kesilmesi gerekir.
İstirahat Ortamı Düzenlemeleri:
Ameliyat sonrası özellikle ilk hafta iyileşme sürecinde son derece önemlidir. Bu dönemde kollarımızı zorlayacak hareketlerden kaçınmamız gerekiyor. Hem hareket alanımızın hem de hareketlerimizin oldukça sınırlı olduğu bu dönemde evde bize yardımcı olabilecek bir kişiye ihtiyaç duyabiliriz. Ameliyata girmeden önce bu konudaki ayarlamaları yaptığımızdan emin olmalıyız.
Meme Dikleştirme Ameliyatı Sonrası Yapılması Gerekenler
Meme dikleştirme ameliyatımızı yaptırdıktan sonraki süreçte dikkat etmemiz gereken bir dizi önemli husus vardır. Bu önlemler, ameliyat sonucunun başarılı olmasını ve iyileşme sürecinin sorunsuz geçmesini sağlayacaktır. Bu süreci ne kadar doktorumuzun tavsiyelerine uygun olarak ve kontrollü bir şekilde tamamlarsak meme estetiği ameliyatımızdan alacağımız verim de o ölçüde artacaktır. Aşağıda meme dikleştirme ameliyatı sonrası dikkat etmemiz gereken konuları sizin için listeledik:
Doktorun Talimatlarına Uymak:
Cerrahımızın ameliyat sonrası bakım talimatlarına kesinlikle uymalıyız. Bu talimatlar, yara bakımı, ilaç kullanımı, bandaj değişimi, pansuman ve diğer önemli konuları içerebilir.
Ağrı Yönetimi:
Ameliyat sonrası ağrı normaldir. Özellikle ilk hafta kollarımızı hareket ettirdiğimizde ya da öksürük veya hapşırık gibi göğüs bölgesini etkileyecek sarsılmalarda ağrı oluşabilir. Bu süreçte kollarımızı zorlayacak hareketlerden olabildiğince kaçınmalıyız. Doktorumuzun önerdiği antibiyotik ve ağrı kesici ilaçları düzenli olarak kullanmalıyız. Böylece ağrıyı kontrol altında tutarak süreci daha konforlu bir şekilde tamamlayabiliriz.
Fiziksel Aktivite:
Ameliyat sonrası dönemde ağır fiziksel aktivitelerden kaçınmalıyız. Özellikle ilk bir hafta, yatakta yarı oturur vaziyette istirahat etmek, spor yapmamak, kollarımızı fazla yukarı kaldırmamak ve ağır nesneler taşımamak iyileşme sürecimizi hızlandırmak için çok önemlidir. İlk bir haftalık süre sonrasında kontrollü bir şekilde normal aktivitelere dönebiliyor olacağız.
Medikal Sutyen:
Doktorumuzun önerdiği medikal sutyen kullanımı hem ameliyatla elde edilen sonucun yerleşmesi hem de dikişlerimizin korunması açısından önemlidir. İlk bir aylık süre boyunca medikal sutyen kullandıktan sonra hemen normal sutyen kullanımına geçmemeliyiz. Bu geçiş döneminde sert olmayan, balensiz ve kap ölçüsü yeni meme ölçümüze uygun, memeyi yukarı yönlü itmeyen rahat bir sutyen kullanmamız doğru olacaktır. Normal sutyenlere geçmek için ameliyat sonrası kontrollerimizde doktorumuzun onay vermesini beklemeliyiz.
Sigara ve Alkol Kullanımı:
Ameliyat sonrası dönemde sigara içmek ve alkol tüketmek meme dokularımızdaki iyileşmeyi yavaşlatır ve komplikasyon riskini artırabilir. İyileşme sürecimiz devam ederken bu alışkanlıklardan kesinlikle uzak durmalı ve mümkünse sigarayı bırakmalıyız.
Dikişler ve Yara Bakımı:
Ameliyatımızda genellikle kendiliğinden eriyen estetik dikişler kullanılır. Bu dikişlerin operasyon sonrası alınması gerekmez. Ancak cerrahımızın ameliyat sırasında erimeyen dikiş kullanması gerekmiş olabilir. Bu durumda dikişlerimiz genellikle 10 gün içerisinde alınır.
Ameliyat sonrası yara bakımı önemlidir. Cerrahımızın önerdiği yara bakım ürünlerini iyileşme sürecinde dikkatle kullanmalıyız. Eğer cildimizde kuruma olmuşsa doktorumuz nemlendirici ürün kullanmamızı tavsiye edebilir. Bu ürünleri kullanırken son derece nazik hareketlerle ve ürünü dikişlerin olduğu bölgeye yaklaştırmayacak şekilde uygulamalıyız. İlk 6 aylık dönemde ameliyat bölgesinin güneş ışığına maruz kalmamasına da özen göstermeliyiz.
Ameliyat sonrası ameliyat bölgesinde şişlik ve ödem oluşması beklenen bir durumdur. Şişlikler zaman içerisinde kendiliğinden geçecektir. Ödem atılmasını kolaylaştırmak için ilk hafta olabildiğince sıvı tüketmemiz faydalı olacaktır.
Olası Komplikasyonlar:
Enfeksiyon, kanama, yara açılması gibi komplikasyonlar nadir de olsa başımıza gelebilir. Ameliyat sonrası dönemde bu türden herhangi bir sorun yaşamamız halinde hemen doktorumuzla iletişime geçmeliyiz.